Bu kitap da daha çok Lisbeth Salander karakterinin üzerine
yoğunlaşılmış diyebilirim. Yani tekrar söylemek istiyorum. Lisbeth karakteri
olağanüstü yazılmış bir karakter.
Konusal anlamda ise;
Konusal anlamda ise;
İsveç’teki kadın ticaretinin araştıran bir gazeteci ve
konuyla ilgi tez hazırlayan sevgilisinin yanı sıra onlarla alakasız gibi
görünen bir avukatın öldürülmesine ilişkin araştırmalarda Lisbeth’in parmak
izine ulaşılması üzerine olaylar zinciri devam ediyor. Avukat Nils E.
Bjurman, Lisbeth’in vasisidir ve İsveç’e irtica etmiş olan Rus babasından
haberdardır. Kitabı okuyanların göreceği üzere Lisbeth’ten intikam almak için
bir sebebi vardır ve babasına ulaşmaya çalışması öldürülmesine sebep olur.
Mikael, Lisbeth’in suçsuz olduğuna inanmaktadır ve konunun
peşine düşmekten geri duramaz. Lisbeth’in düşmanları kadar dostları da vardır
ve tabi ki kötü polisler ve iyi polisler de…
Bu kitap bir öncekine nazaran heyecanlı bir yerde bitiyor,
çünkü kitabın sonunda Lisbeth’e hiç beklemediğimiz bir şey oluyor. Yine tek
solukta okuyacağınız bu kitabın filmini izlemeyin diyerek cümlelerimi
bitiriyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder